feel or express a desire or hope concerning the future or fortune of

listen to the pronunciation of feel or express a desire or hope concerning the future or fortune of
Englisch - Türkisch

Definition von feel or express a desire or hope concerning the future or fortune of im Englisch Türkisch wörterbuch

wish
{f} dilemek

Özür dilemek istiyorum. - I wish to say a word of apology.

Anneme mutlu yıllar dilemek istiyorum. - I'd like to wish my mom a happy birthday.

wish
{i} arzu

Anne babasının arzusunun aksine şarkıcı oldu. - He became a singer against his parents wishes.

Onunla evlenmeyi arzu etti. - He wished to marry her.

wish
{i} dilek

Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle. - All the best wishes on this wonderful day.

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

wish
{i} istek

O, ebeveynlerinin isteklerine karşı çıktı ve yabancı ile evlendi. - She went against her parent's wishes, and married the foreigner.

İnşallah isteklerin gerçekleşir. - I hope your wishes will come true.

wish
{f} dile

Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur. - There were times when Tom wished he hadn't married Mary.

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

wish
{f} 1. Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
{i} isteme

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

Kocanızla iletişim kurmayı istemenizi anlıyorum. - I understand you wish to contact your husband.

wish
Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
istemek

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir. - Jane wishes she could see sumo in England.

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

wish
{i} umut
wish
{f} umut etmek
Englisch - Englisch
wish
feel or express a desire or hope concerning the future or fortune of

    Silbentrennung

    feel or ex·press a de·sire or hope con·cern·ing the fu·ture or for·tune of

    Türkische aussprache

    fil ır îkspres ı dîzayır ır hōp kınsırnîng dhi fyuçır ır fôrçun ıv

    Aussprache

    /ˈfēl ər əkˈspres ə dəˈzīər ər ˈhōp kənˈsərnəɴɢ ᴛʜē ˈfyo͞oʧər ər ˈfôrʧo͞on əv/ /ˈfiːl ɜr ɪkˈsprɛs ə dɪˈzaɪɜr ɜr ˈhoʊp kənˈsɜrnɪŋ ðiː ˈfjuːʧɜr ɜr ˈfɔːrʧuːn əv/
Favoriten