feda'

listen to the pronunciation of feda'
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Uğruna verme, gözden çıkarma
(Osmanlı Dönemi) Hurma ve üzüm kurutulan yer
(Osmanlı Dönemi) Bir yere toplanmış arpa, buğday veya hurma
(Osmanlı Dönemi) Kurban
feda
isteklerinden vaz geçip başkasının işine yarayacak şekilde kullanma
feda
Bir amaç uğrunda bir değer veya varlıktan vazgeçme, uğruna verme
feda etmek
Kıymak, gözden çıkarmak
can feda
Çok imrenilen iyi veya güzel şeyler, davranışlar karşısında söylenir, can kurban
Kurdisch - Türkisch

Definition von feda' im Kurdisch Türkisch wörterbuch

feda
feda
feda kirin
feda etmek
Englisch - Englisch

Definition von feda' im Englisch Englisch wörterbuch

feda
Further Education Development Agency
Türkisch - Englisch

Definition von feda' im Türkisch Englisch wörterbuch

feda etmek
sacrifice

Would it be ethical to sacrifice one person to save many? - Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?

Do you wanna sacrifice something? - Bir şey feda etmek ister misin?

feda etmek
Sacrifice, bargain away, barter away, give away
feda
act of making an offering to a god; person or item which is offered to a god; surrender of something for the sake of something more valuable; loss caused by selling something below cost
feda
sacrifice, sacrificing
feda
sacrifice

He sacrificed everything for you. - O senin için her şeyi feda etti.

Tom is willing to sacrifice everything for you. - Tom sizin için her şeyi feda etmeye hazır.

feda etme
sacrifice

Tom is willing to sacrifice everything for you. - Tom sizin için her şeyi feda etmeye hazır.

Don't sacrifice yourself for other people. - Başkaları için kendinizi feda etmeyin.

feda etmek
barter away
feda etmek
give away
feda etmek
to sacrifice

Would it be ethical to sacrifice one person to save many? - Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?

feda etmek
bargain away
feda olmak
to be sacrificed (for)
feda olmak
to be sacrificed
feda olsun
It's worth the sacrifice
can feda
Wonderful!/Superb!
canını feda etme
supreme sacrifice
hayatını feda etmek
lay down one's life
körü körüne feda olunan inanç
Juggernaut