If you eat too much you will become fat.
- Çok fazla yersen şişmanlarsın.
You must not eat too much ice-cream and spaghetti.
- Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin.
She smokes excessively.
- O çok fazla sigara içiyor.
That's an overly optimistic view.
- O, çok fazla iyimser bir bakış.
She's making money hand over fist with the business she started.
- O başladığı işle çok çok fazla para kazanıyor.
He drinks far too much beer.
- O çok fazla bira içer.
I think Tom paid far too much for that old saxophone.
- Tom'un o eski saksofon için çok fazla ödediğini düşünüyorum.
There were too many people at the concert.
- Konserde çok fazla kişi vardı.
We have too many classes.
- Çok fazla sınıfımız var.