Ben İspanya'ya tatile gittiğimde, eski tarım ekipmanlarından oluşan bir sergiyi görmek için müzeye gittim.
- When I went on vacation to Spain, I went to a museum to see an exhibition of old farming equipment.
Bu toprak tarım için ideal.
- This land is ideal for farming.
Çiftliklerin %75'inden fazlası domuz ve süt ineği yetiştirdi.
- More than 75% of farms raised pigs and milk cows.
Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
- The transition from farm life to city life is often difficult.
Çiftçi bütün gün tarlasını sürdü.
- The farmer plowed his field all day.
Çiftçi tarlaya tohumları serpiyor.
- The farmer is scattering seeds over the field.
Tom izole edilmiş bir çiftlik evinde yaşıyor.
- Tom lives in an isolated farm house.
Biz bir çiftlik evinde kaldık.
- We stayed at a farm house.
Hükümet çiftçilere yeni vergi koydu.
- The government imposed a new tax on farmers.
a server farm.
... ago, all of humanity was basically our farming or ...
... having to do things like farming and ...