Müthiş bir fikrim var.
- I have a splendid idea.
Kısacası, parti müthişti.
- In brief, the party was splendid.
Tom harika bir iş yaptı.
- Tom did a splendid job.
Tiyatronun yeni yapısı çok görkemli görünüyor.
- The new edifice of the theatre looks very splendid.
Görüş, açıklamanın ötesinde görkemli oldu.
- The sight was splendid beyond description.