Kurak bir ülkeden yağışlı Avrupa'ya su ihraç etmek saf çılgınlık.
- Exporting water from an arid country to the rainy Europe is pure folly.
Amerika Birleşik Devletleri milyarlarca dolar değerinde yolcu uçakları ihraç etmektedir.
- The U.S. exports billions of dollars' worth of passenger airplanes.
Amerika Birleşik Devletleri dünyanın önde gelen pamuk ihracatçısıdır.
- The United States is the world's leading cotton exporter.
Ben bir kokain ihracatçısıyım.
- I'm a cocaine exporter.
Silah ihracatına izin verilmedi.
- The export of arms was not allowed.
İhracaat vergilerini düşürme müzakerelerimiz büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı..
- Our negotiations to lower export taxes suffered a big setback.
Avustralya çok miktarda yün ihraç etmektedir.
- Australia exports a lot of wool.
Ne ihraç etmek istiyorsunuz?
- What would you like to export?
ABD'nin Çin'e ihraç ettiği başlıca ürün soya fasülyesiydi.
- The top U.S. export to China was soybeans.
Malları gizlice ihraç etmeye devam ettiler.
- They continued to export goods secretly.
Hükümet ateşli silah ihracatını yeniden ele almaktadır.
- The government has been reconsidering its firearms exportation.
Silah ihracatı yasaklandı.
- Arms export was prohibited.
İhracat işi iyi yapılmıyor.
- The export business isn't doing well.
Malları gizlice ihraç etmeye devam ettiler.
- They continued to export goods secretly.
Avustralya çok miktarda yün ihraç etmektedir.
- Australia exports a lot of wool.
You will be exported from the club if you continue this behaviour.
Oil is the main export of Saudi Arabia.
Japan exports electronic goods throughout the world.