Antlaşma bugün sona eriyor.
- The contract expires today.
Bu teklif 15 Ağustos 1999 yılında sona erecek.
- This offer expires on August 15, 1999.
Sürücü belgenin kullanım süresi doldu.
- Your driver's license has expired.
Benim pasaportumun süresi doldu.
- My passport has expired.
Tom 2013'ten beri süresi dolmuş bir vizeyle burada yaşıyor.
- Tom has been living here on an expired visa since 2013.
O süresi dolmuş süt içti.
- She drank the expired milk.
Sözleşme pazartesi günü sona erdi.
- The contract expired on Monday.
Onların sözleşmesi 20 Ekimde sona erdi.
- Their contract expired on October 20th.
He escaped the garage and will expire the carbon monoxide he had been breathing.
My library card will expire next week.
The old librarian will expire next week.
... you just let expire for 1.6 million ...