exec

listen to the pronunciation of exec
Englisch - Türkisch
(Bilgisayar) yürüt

On yedinci saatte yürütmenin durdurulması emredildi. - A stay of execution was ordered at the eleventh hour.

Prosedür doğru ve eksiksiz yürütülmelidir. - The procedure must be executed correctly and completely.

Executive (yönetici) kelimesinin kısaltması
Çalıştır
exec failure
(Bilgisayar) exec hatası
exec procedure
EXEC yordamı
executive
{s} yürütme

Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu. - An executive council was formed to discuss the new proposal.

Yürütme komitesi onu şirketin başkanlığına atadı. - The executive committee appointed him the president of the company.

executive
(Askeri) muavin
executive
uygulayıcı
executive
(Ticaret) yürütme organı
executive
(Bilgisayar) yürütülebilir
executive
yönetici

Emekli olan bir yönetici için bir veda partisi düzenlendi. - A farewell party was held for the executive who was retiring.

Tom büyük bir demiryolu yöneticisi. - Tom is a big railroad executive.

executive
yetki sahibi
executive
yürütücü
executive
icrai
executive
idareci

Tom tipik idareciniz değil. - Tom isn't your typical executive.

executive
idareci durumunda olan
executive
yetkili şâhıs
executive
(isim) idareci, yönetici, hükümet
executive
Çalıştırıcı
executive
{s} yönetimsel, idari
executive
{s} yöneticiye ait
executive
(sıfat) yürütme, yönetim, yetkili, uygulama ile ilgili, icra
Englisch - Englisch
Türkisch - Englisch

Definition von exec im Türkisch Englisch wörterbuch

exec hatası
(Bilgisayar) exec failure
exec yordamı
(Bilgisayar) exec procedure
exec

    Türkische aussprache

    egzek

    Aussprache

    /ˌegˈzek/ /ˌɛɡˈzɛk/

    Etymologie

    [ ig-'zek ] (noun.) 1896. Shortening of executive
Favoriten