excess in eating, dress or pleasure

listen to the pronunciation of excess in eating, dress or pleasure
Englisch - Türkisch

Definition von excess in eating, dress or pleasure im Englisch Türkisch wörterbuch

luxury
{i} lüks

Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi. - Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.

O, lüks bir hayat sürdü. - He led a life of luxury.

luxury
lüks hayata dalma
luxury
fazla bolluk içinde yaşama
luxury
lüks şey
luxury
çok zevk veren şey
luxury
{i} zevk
luxe
şatafatlı
luxury
gereksiz/pahalı şey
luxury
konfor
luxe
çok süslü şey
luxe
şatafatl
luxe
{s} lüks

Lüksemburg'a gidip yaşamak istiyorum! - I want to go and live in Luxembourg!

Lüksemburg Bahçelerini ziyaret edin! - Visit the Luxembourg Gardens!

luxe
(sıfat) lüks
luxe
de luxe lüks
luxury
{i} şatafat
Englisch - Englisch
{n} luxe
{n} luxury
excess in eating, dress or pleasure
Favoriten