excellent; superb; deserving of high praise

listen to the pronunciation of excellent; superb; deserving of high praise
Englisch - Türkisch

Definition von excellent; superb; deserving of high praise im Englisch Türkisch wörterbuch

champion
{i} şampiyon

Supersonic'in dünya şampiyonluğuna giden bütün yolu gideceğini düşünüyor musunuz? - Do you think the Supersonics will go all the way to the world championships?

O, üç yıl boyunca şampiyon oldu. - He was the champion for three years.

champion
savunmak
champion
savunucu
champion
bir karşlıaşmada birinci gelen kimse
champion
{f} tarafını tutmak, destek olmak
champion
{f} müdafaa etmek
champion
{s} en iyi
champion
(fiil) savunmak, müdafaa etmek, desteklemek, uğrunda mücadele vermek
champion
{s} galip
champion
{i} savunucu, müdafi
champion
destek olmak
champion
mücadeleci kimse
champion
(sıfat) şampiyon, mükemmel, en iyi; galip
champion
{i} üstün niteliklere sahip kimse
champion
şampiyon,v.savun: n.şampiyon
champion
{f} desteklemek
champion
(isim) şampiyon, üstün niteliklere sahip kimse; savunucu, destekleyici
champion
çok iyi bir şekilde
champion
müdafaa ede
Englisch - Englisch
champion

That roller coaster was champion, laughed Vinny.

excellent; superb; deserving of high praise
Favoriten