Bana kesin bir cevap ver.
- Give me an exact answer.
O tamamen kesin değildir.
- It isn't totally exact.
Ben de tamı tamına aynısını seçerdim.
- I would choose the exact same thing.
Tamı tamına bu ne anlama geliyor?
- Exactly what does that mean?
Bir gün pilot olma fikrinin hayatımda tam olarak ne zaman oluştuğunu söyleyemem.
- I couldn't say when exactly in my life it occurred to me that I would be a pilot someday.
Uçak tam olarak dokuzda vardı.
- The plane arrived exactly at nine.
Bunu bitirmek için tam olarak on üç dakikan var.
- You have exactly thirteen minutes to finish this.
Tom tam olarak on iki dakika geç kalmıştı.
- Tom was exactly twelve minutes late.
O tam olarak doğru değil.
- That's not exactly true.
Bu tam olarak doğru değil.
- That isn't exactly right.
O tamamen kesin değildir.
- It isn't totally exact.
Bu tamamen olmasını beklediğim şey.
- That's exactly what I expected to happen.
Dikkatlice dinle ve tam olarak sana söylediğimi yap.
- Listen carefully and do exactly what I tell you.
Ne demek istediğini tam olarak biliyorum. Anne ve babalar gerçekten sinir bozucu olabiliyorlar.
- I know exactly what you mean. Parents can be really annoying.
Portre tam olarak gerçek şey gibi görünüyor.
- The portrait looks exactly like the real thing.
to exact revenge.
exact accounts.
That's precisely what I meant.
- That's exactly what I meant.
Give me a precise answer.
- Give me an exact answer.
... up to. So again, it's not singling them out, it's holding them to the exact same standard ...
... will show the exact same movies that we have just rented, both from the Web and from the ...