Tom is looking through the documents.
- Tom evraklara bir göz atıyor.
I thought you might want to look over these documents.
- Bu evraklara göz gezdirmeni isteyebileceğini düşündüm.
Hand in your papers at once.
- Evraklarını derhal teslim et.
Can you gather all of the papers together?
- Evrakların hepsini bir araya toplar mısın?
I don't know who my ancestors are. Our papers got lost during the Flood.
- Ben atalarımın kim olduğunu bilmiyorum. Bizim evraklar Nuh Tufanı sırasında kayboldu.
Hand in your papers at once.
- Evraklarını derhal teslim et.
The new document system is worth $4,000.
- Yeni evrak sistemi 4.000$ değerinde.
Tom is looking through the documents.
- Tom evraklara bir göz atıyor.
All you have to do is sign this paper.
- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
All the papers were taped up and kept in the safe.
- Tüm evraklar bantlandı ve kasada muhafaza edildi.
The treaty is now a dead letter.
- Antlaşma artık ölü bir evrak.
My briefcase is full of papers.
- Evrak çantam kağıtlarla doludur.
I mean... my life, Dima said. Anyway, there's 3,000,000 BYR in this briefcase.
- Dima; Hayatımın anlamı... dedi. Nasıl olursa olsun bu evrak çantasında 3 milyon Belarus Rublesi var.