evlenmeden

listen to the pronunciation of evlenmeden
Türkisch - Englisch
without getting married
out of wedlock
evlenmeden beraber yaşama
cohabitation
evlenmeden beraber yaşamak
cohabit
evlenmeden birlikte yaşama
free love
evlen
marry

People under 18 cannot marry. - 18 yaşından küçükler evlenemez.

According to this magazine, my favorite actress will marry a jazz musician next spring. - Bu dergiye göre, en sevdiğim aktris önümüzdeki ilkbahar bir caz müzisyeniyle evlenecek.

evlen
{f} wedding

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

evlen
get married

She decided to get married to Tom. - Tom'la evlenmeye karar verdi.

One hundred and fifty thousand couples are expected to get married in Shanghai in 2006. - Yüz elli bin çiftin, 2006 yılında Shanghai'da evlenmesi bekleniyor.

evlen
{f} wedded
evlen
got married
evlen
{f} wed

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

evlen
{f} married

They married on Christmas Eve. - Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.

He married a Canadian girl. - O, Kanadalı bir kızla evlendi.

evlenmeden
Favoriten