Englisch - Türkisch
Definition von evening, night im Englisch Türkisch wörterbuch
- eve
- {i} arife
O, sınav arifesinde çok kaygılıydı.
-He was very anxious on the eve of the exam.
Noel arifesinde evlendiler.
-They got married on Christmas Eve.
- eve
- {i} arife gecesi
- eve
- arefe günü
- eve
- kadın
Tom kadınların her zaman her şeyi en iyi arkadaşlarına söylediklerini düşünüyor.
-Tom thinks that women always tell their best friends everything.
Her erkeğin bir kadını olmalıdır.
-Every Jack must have his Jill.
- eve
- arife günü
- eve
- bosağa
- eve
- öngün
- eve
- {i} akşam
Dün akşam iyi bir vakit geçirdim.
-I had a good time last evening.
Önceden belirlenen doğum tarihinin akşamında suyum kesildi..
-My water broke on the evening of the predicted birth date.
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von evening, night im Englisch Englisch wörterbuch
- eve