We sent you an email with an activation link.
- Size bir etkinleştirme bağlantısı olan bir e-posta gönderdik.
He activated nothing.
- O hiçbir şeyi etkinleştirmedi.
Tom lives an active life.
- Tom etkin bir yaşam sürüyor.
Currently in this area there are no active hostilities.
- Şu anda, bu alanda etkin silahlı çatışma yok.
The Japanese telephone system is highly efficient.
- japon telefon sistemi hayli etkindir.
She activated the account.
- O, hesabı etkin hale getirdi.
Somehow I accidently activated it.
- Bir şekilde onu kazayla etkinleştirdim.
The effective application of antiseptics is an important matter in the prevention of hospital infections.
- Antiseptiklerin etkin uygulaması hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde önemli bir konudur.
Many fear that cuts in the defense budget will undermine the military's effectiveness.
- Birçokları, savunma bütçesindeki kesintilerin ordunun etkinliğini baltalayacağından korkuyorlar.