etiketli

listen to the pronunciation of etiketli
Türkisch - Englisch
labeled, having a tag
labelled

To continue, please insert the disc labelled Disc 2. - Devam etmek için lütfen Disk 2 etiketli diski yerleştirin.

labed
etiket
tag

The product carries a high price tag. - Ürün yüksek bir fiyat etiketi taşımaktadır.

Could you take off the price tag for me? - Benim için fiyat etiketini çıkarır mısınız?

etiket
label

It says on the label to take two tablets. - Etikette iki tablet alınacağını söylüyor.

He attached a label to the bag. - Çantaya bir etiket iliştirdi.

etiketli bileşikler
labelled compounds
etiketli görüntü dosya formatı
(Askeri) tagged image file format
etiket
ticket

Violators will be ticketed. - İhlal edenler etiketlenecek.

etiket
{i} flag
etiket
(Bilgisayar) use label
etiket
tag label
etiket
(Bilgisayar) lbl
etiket
placard
etiket
(Tekstil) trimmings
etiket
number tag
etiket
key
etiket
sign
etiket
tab

It says on the label to take two tablets. - Etikette iki tablet alınacağını söylüyor.

etiket
docket
etiket
sticker

Nobody I know ever paid sticker price for a car. - Tanıdığım kimse bir araba için hiç etiket fiyatını ödemedi.

Dan didn't even remove the sticker. - Dan etiketi bile kaldırmadı.

etiket
bookplate
etiket
mark

We have explained that HTML is, as a basic rule, elements marked up with open and close tags. - Biz HTML'nin, temel bir kural olarak, açık ve kapalı etiketlerle işaretlenmiş elementler olduğunu açıkladık.

etiket
label, tag, sticker
etiket
tally
etiket
label, ticket, tag; etiquette teşrifat
etiket
etiquette
etiket
form
Türkisch - Türkisch
Etikete bağlı
Etiketi olan
ETİKET
(Osmanlı Dönemi) Fr. Bir şeyin cinsini, miktarını veya fiyatını belli etmek için üzerine konan küçük yafta
ETİKET
(Osmanlı Dönemi) Teşrifat, görg
Etiket
yafta
Etiket
pafta
Etiket
label
etiket
Fiyat yaftası
etiket
Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek, belli etmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt
etiket
Kişinin toplumsal ve uğraşal konumu
etiket
Bir malın cinsini ve fiyatını gösteren küçük kağıt
etiket
Kimlik
etiket
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol, teşrifat
etiket
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol
etiket
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol, teşrifat: "İki teklifsiz dost olmakla beraber Sevim'le Mükerrem etiketten ayrılmazlar, birbirlerine daima 'siz' derler."- R. N. Güntekin
etiket
Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb
etiket
şeylerin kime ait olduğunu belirtmek, belli etmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt
etiket
Kimlik: "Avrupa'da bir şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm."- H. C. Yalçın
etiketli
Favoriten