enter, go into

listen to the pronunciation of enter, go into
Englisch - Türkisch

Definition von enter, go into im Englisch Türkisch wörterbuch

get in
(arabaya) binmek
get in
arabaya binmek
get in
(Politika, Siyaset) seçimi kazanmak
get in
ürünü toplamak
get in
içeri girmek

Kendimi evimin dışında kilitledim, bu yüzden içeri girmek için pencereyi kıracağım. - I've locked myself out of my house, so I'm going to break a window to get in.

İçeri girmek için ne kadar para ödemek zorundayız? - How much do we have to pay to get in?

get in
(taşıta) binmek
get in
sokmak

Tom başını belaya sokmak istemedi. - Tom didn't want to get into trouble.

Başımı belaya sokmak istemiyorum. - I don't want to get into trouble.

get in
var

İçeri gir ve kapılarını kilitle! Pencerelerini kapat! Sisin içinde bir şey var! - Get inside and lock your doors! Close your windows! There is something in the fog!

İçeri nasıl girdin? Anahtarın var mı? - How did you get in? Do you have a key?

get in
varmak
get in
(deyim) kabul edilmek. get someone in cagirmak get sth. in toplamak,iceri almak. get in with someone [kd] birinin gozune girmek. get in on the ground floor (kd) bir işle veya planla başlangıçtan ilisi olmak
get in
içeriye girmek

İçeriye girmek için başka bir yol bulmak zorundayız. - We've got to find another way to get in.

get in
(Fiili Deyim ) 1- içeri girmek , gelmek , varmak
get in
(deyim) secilmek
get in
seçilmek
get in
with -in arkadaşlığını kazanmak
get in
girmek

Kötü alışkanlıklara girmek kolaydır. - Bad habits are easy to get into.

Hırsızlar daireye girmek için kilidi zorladılar. - The burglars forced the lock to get into the apartment.

get in
(bir yere) girmek/gelmek/gitmek
get in
(deyim) girmek. 2.varmak ,gelmek
Englisch - Englisch
get in
enter, go into
Favoriten