Türkisch - Englisch
Definition von entelektüel im Türkisch Englisch wörterbuch
- {i} intellectual
Wearing glasses makes you look more intellectual.
-Gözlük takmak senin daha entelektüel görünmeni sağlar.
Confessions by St. Augustine tells us the timeless story of an intellectual quest that ends in orthodoxy.
-Aziz Augustine tarafından yazılan İtiraflar bize ortodokslukta biten entelektüel arayışın zamansız bir hikayesini anlatır.
- sophisticate
- highly intelligent person; person engaged in intellectual pursuits
- (an) intellectual
- sophisticated
- intellectual (person, activity)
- egghead
- academic
- intellectualist
- long haired
- enlightened
- highbrow
- hishbrow
- entelektüel sermaye
- (İdari Yönetim) Intellectual capital
- entelektüel kadın
- bluestocking
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von entelektüel im Türkisch Türkisch wörterbuch
- (Hukuk) Aydın, münevver, anlıkçı
- (Osmanlı Dönemi) Fr. (Bak: Münevver) Aydın. Akıl ve zihinle ilgili
- Bilim, teknik ve kültürün, değişik dallarında özel öğrenim görmüş (kimse), aydın, münevver
- Bilim, teknik ve kültürün, değişik dallarında özel öğrenim görmüş (kimse), aydın, münevver: "Pek sevinmez görünmek, bazı entelektüel bozuntularının oldum olasıya başvurdukları pis bir numaradır."- H. Taner
- Fikir sorunlarıyla ilgili
entelektüel
Silbentrennung
en·te·lek·tü·elResimler
Historie
Favoriten