Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

enflasyoncu

listen to the pronunciation of enflasyoncu
Türkisch - Englisch
inflationary
associated with or tending to cause increases in inflation; "inflationary prices"
Inflationary means connected with inflation or causing inflation. The bank is worried about mounting inflationary pressures. relating to or causing price increases
Causing or liable to cause inflation
{s} causing inflation, causing a sudden and extreme rise in prices
associated with or tending to cause increases in inflation; "inflationary prices
enflasyon
inflation

Inflation is getting out of control. - Enflasyon kontrolün dışına çıkıyor.

Is your salary keeping up with inflation? - Maaşın enflasyona ayak uyduruyor mu?

enflasyon
{s} inflationary

When a currency depreciates, that has an inflationary effect on the economy of the country of the currency. - Bir para birimi değer kaybettiği zaman, bu para ülke ekonomisi üzerinde enflasyonist bir etkiye sahiptir.

enflasyon
inflate
enflasyon
econ. inflation
Türkisch - Türkisch

Definition von enflasyoncu im Türkisch Türkisch wörterbuch

ENFLASYON
(Osmanlı Dönemi) Fr. Piyasaya gerektiğinden fazla kâğıt para çıkartmaktan dolayı paranın değeri düşüp fiyatların yükselmesi
Enflasyon
şişkinlik
enflasyon
Para şişkinliği
enflasyon
Gereğinden fazla artış, şişkinlik: "Hasılı orada da bizdeki gibi bir armağan enflasyonu var."- H. Taner
enflasyon
Pahalılık: "Esnaf, enflasyonun acısını fiyatları insafsızca artırarak çıkarıyor."- H. Taner
enflasyoncu
Favoriten