elements in a list

listen to the pronunciation of elements in a list
Englisch - Türkisch

Definition von elements in a list im Englisch Türkisch wörterbuch

items
(Bilgisayar) öğe

Değerli öğeleri araçta bırakmayın. - Do not leave valuable items in the vehicle.

Tepside beş öğe var, bunlardan üçü anahtar. - There are five items on the tray, three of which are keys.

items
(Bilgisayar) öğeleri

Güçlü rüzgarlar güvensiz öğeleri uçurabilir. - Strong winds can blow away unsecured items.

Öğeleri büyükten küçüğe doğru sıralayın. - Sort the items from large to small.

items
(Bilgisayar) öğeler

Güçlü rüzgarlar güvensiz öğeleri uçurabilir. - Strong winds can blow away unsecured items.

Masanızdaki şu öğelerden hangisini görüyorsunuz? - Which of these items do you see on your desk?

items
parçalar

Kırılabilir bu parçalar bütün risklere karşı sigortalanmalıdır. - These fragile items must be insured against all risks.

Bu parçaları elde etmesi oldukça zordur. - These items are rather hard to obtain.

items
(Nükleer Bilimler) malzeme kalemleri
Englisch - Englisch
items
elements in a list

    Türkische aussprache

    elımınts în ı lîst

    Aussprache

    /ˈeləmənts ən ə ˈləst/ /ˈɛləmənts ɪn ə ˈlɪst/
Favoriten