eklenilen

listen to the pronunciation of eklenilen
Türkisch - Englisch
additional
addition
ekle
(Bilgisayar) ins

Insects are arthropods. - Haşereler eklem bacaklıdır.

Do you want to install this free browser add-on? - Bu ücretsiz tarayıcı eklentisini yüklemek ister misiniz?

ekle
(Bilgisayar) appendto
ekle
(Bilgisayar) inject
ekle
annex

Any translation is an annexation. - Herhangi bir çeviri bir eklemedir.

ekle
(Bilgisayar) append
ekle
(Bilgisayar) insertion
ekle
(Bilgisayar) include

Did you include everything you wanted to say in the text? - Metne söylemek istediğin her şeyi ekledin mi?

If you want to include other information, please let us know. - Başka bilgi eklemek istersen lütfen bize bildir.

ekle
(Bilgisayar) add to

Please add Tom to the list. - Lütfen Tom'u listeye ekleyin.

Please add Tom's name to the list. - Lütfen Tom'un adını listeye ekleyin.

ekle
(Bilgisayar) attach

Don't forget to attach your photo to the application form. - Başvuru formuna fotoğraf eklemeyi unutma.

I have attached instructions on how to use FTP to access our files. - Dosyalarımıza giriş için FTP'nin nasıl kullanılacağına dair bilgileri ekledim.

ekle
(Bilgisayar) append to
ekle
{f} enclosed

I have enclosed your order form. - Sipariş formunuzu ekledim.

She enclosed a little dark chocolate in her valentine. - O sevgililer gününde biraz koyu çikolata ekledi.

ekle
tot up
ekle
{f} adding

Thanks for adding me on Facebook. - Beni Facebook'ta eklediğin için teşekkür ederim.

In Esperanto, nouns end in o. The plural is formed by adding a j. - Esperantoda, o ile biten isimler. Çoğul bir j ekleyerek oluşturulur.

ekle
{f} tot
ekle
tack on
ekle
{f} add on

Add one teaspoon of paprika. - Bir çay kaşığı kırmızı biber ekle.

ekle
{f} enclosing
ekle
{f} added

I'll be back in a minute, he added. - Bir dakika içinde döneceğim,diye ekledi.

Fine weather added to the joy of our trip. - Güzel hava yolculuğumuza neşe ekledi.

ekle
add up to
ekle
{f} add

Add a little more pepper. - Biraz daha biber ekle.

I can add many sentences in different languages. - Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.

ekle
{f} affix
ekle
{f} add#on
ekle
augment
ekle
totup
ekle
affixed
ekle
splice

Could you splice these two pieces of rope together for me? - Bu iki parça ipi benim için birbirine ekler misin?

It's hard to splice the two fragments together. - İki bölümü birlikte eklemek zordur.

ekle
insert
ekle
tot#up
Türkisch - Türkisch

Definition von eklenilen im Türkisch Türkisch wörterbuch

EKLE
(Osmanlı Dönemi) Bir kere doyana kadar yemek
eklenilen
Favoriten