egemen

listen to the pronunciation of egemen
Türkisch - Englisch
sovereign

Europe gave up on national sovereignty. - Avrupa, ulusal egemenliğinden vazgeçti.

Queen Victoria was the sovereign of Great Britain. - Kraliçe Victoria, Büyük Britanya'ya egemen oldu.

dominant

In some species of animals, the female is dominant over the male. - Bazı hayvan türlerinde dişi erkek üzerinde egemendir.

Monetary value is the dominant value in American society. - Parasal değer Amerikan toplumunda egemen değerdir.

(Biyokimya) independent
ruling

The ruling class will not surrender its power. - Egemen sınıf yetkilerinden vazgeçmez.

hegemon
masterful
(isim) Sovereign, dominant
sovereign, dominant, preeminent
regnant
sovereign, dominant hükümran, hâkim
prevailing
sov'ran
ascendant
ascendent
uppermost
hegemonic
egemen olmak
dominate
egemen güç
sovereign
egemen olma
prevalence
egemen olan
dominating
egemen ayrıcalık
(Politika, Siyaset) prerogative
egemen ideoloji
(Politika, Siyaset) dominant ideology
egemen olmak
be in the ascendant
egemen olmak
rule
egemen olmak
master
egemen olmak
take over
egemen çevreler
establishment
egemen olmayan
non dominant
egemen durumun haksız kullanımı
(Hukuk) abuse of dominant position
egemen güç
sov'ran
egemen güçler
dominant powers
egemen güçler
(Politika, Siyaset) sovereign powers
egemen menkul değer kuralı
(Ticaret) dominance principle
egemen normlar
dominant norms
egemen olan
in the ascendant
egemen olan
in the ascendent
egemen olan görüşe uymak
swim with the tide
egemen olan mesuldür
noblesse oblige
egemen olmak
possess
egemen olmak
reign
egemen olmak
to rule, to dominate
egemen olmak
have control over
egemen sınıf
(Politika, Siyaset) dominant class
egemen sınıflar
dominant classes
egemen olmak
hold sway
erkek egemen
male-dominant
erkek-egemen
male-dominant
egemen olmak
capture
egemen olmak
prevail
egemenler
rulers
devletlerin egemen eşitliği
(Hukuk) sovereign equality of states
kısmi egemen
(Politika, Siyaset) semi sovereign
Türkisch - Türkisch
Hükümran
Yönetimini hiçbir kısıtlama veya denetime bağlı olmaksızın sürdüren, bağımlı olmayan, hükümran, hâkim
Sözünü geçiren, üstünlük kazanan
buyruk
egemen berköz
Yalnızlıklar Yalnızlıklar, Bu Kitapta Sen Nerdesin, Yalnız ve Birlikte gibi şiir kitaplarıyla tanınmış şairimiz
Englisch - Türkisch

Definition von egemen im Englisch Türkisch wörterbuch

erkek egemen
Male-dominated
egemen
Favoriten