Bu balık yenilebilir durumda değil. - That fish is not edible.
Bu balık yenilebilir durumda değil.
That fish is not edible.
Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim. - I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.
Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim.
I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.
Although stale, the bread was edible.
edible fruit.