Michael tabakları kırdı.
- Michael broke the dishes.
Tabakta birçok kurabiye bulunmasına rağmen, sadece üç tane yedim.
- Even though there were many cookies on the dish, I only ate three.
Tam bulaşıkları kaldırdıktan sonra, Joan kapı zilinin çaldığını duydu.
- Just after putting away the dishes, Joan heard the doorbell ring.
Bu kapları çekmeceye koyun lütfen.
- Put these dishes inside the drawer, please.