Sesimizin vadinin diğer tarafından gelen yankısını duyduk.
- We heard the echo of our voices from the other side of the valley.
Gözlerin sesimin yankısını yansıtıyor.
- Your eyes reflect the echo of my voice.
Onun kahkahası evde yankılandı.
- Her laughter echoed through the house.
Sessiz evin içinde onun sesi yankılandı.
- Her voice echoed through the silent house.
Yunuslar ekolokasyon kullanır.
- Dolphins use echolocation.
Sid echoed his father's point of view.
By 2010, there will be 70 million potential drivers among the echo boomers born from 1977 to 1994.
But it would resound in the conservative media's echo chamber.