Kolayca sorunu çözdü. - She solved the problem with ease.
Kolayca sorunu çözdü.
She solved the problem with ease.
O kolayca İngilizce yazıyor. - He writes English with ease.
O kolayca İngilizce yazıyor.
He writes English with ease.
O kolaylıkla yarışı kazandı. - He won the race with ease.
O kolaylıkla yarışı kazandı.
He won the race with ease.
O, kolaylıkla işi bitirdi. - She finished the job with ease.
O, kolaylıkla işi bitirdi.
She finished the job with ease.