You have to share the cake equally.
- Pastayı eşit olarak paylaşmak zorundasın.
With Esperanto you can communicate equally with people from other countries.
- Esperanto ile diğer ülkelerden gelen insanlarla eşit olarak iletişim kurabilirsiniz.
We shared the money evenly among the three of us.
- Biz parayı üçümüz arasında eşit olarak paylaştık.
They split the bill evenly.
- Hesabı eşit olarak bölüşürler.
In marriage there should be equal give and take.
- Evlilikte vermek ve almak eşit olması gerekir.
You have to share the cake equally.
- Pastayı eşit olarak paylaşmak zorundasın.