Türkisch - Englisch
Definition von eşi̇'a im Türkisch Englisch wörterbuch
- eşi benzeri görülmemiş
- unprecedented
This is totally unprecedented.
-Bu bütünüyle eşi benzeri görülmemiş.
The price jump was unprecedented.
-Fiyat atlaması eşi benzeri görülmemişti.
- eşi görülmemiş
- unprecedented
The situation this year is unprecedented.
-Bu yıl durum eşi görülmemiş.
- eşi
- replica
- eşi (benzeri) olmamak
- to be unique
- eşi benzeri görülmemiş
- unheard-of
- eşi benzeri olmamak
- not to be equal
- eşi benzeri olmayan
- matchless
- eşi benzeri olmayan
- (Hukuk) unprecedented
- eşi bulunmaz
- unequalled
- eşi görülmemiş
- unheard-of
- eşi görülmüş
- precedented
- eşi olmak
- be equal to
- ruh eşi
- soul mate
Tom says Mary is his soul mate and that they were made for each other.
-Tom Mary'nin ruh eşi olduğunu ve birbirleri için yaratıldıklarını söylüyor.
- hz. adem'in (a.s.) muhterem zevcesi, eşi
- hz. Adam's (as) respected wife, wife
- hz. süleyman'ın eşi
- hz. Solomon's wife
- alman prensin eşi
- landgravine
- elçi eşi
- ambassador's wife, ambassadress
- pompa eşi
- pump companion
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von eşi̇'a im Türkisch Türkisch wörterbuch
- (Osmanlı Dönemi) (Şuâ. C.) Şualar. Aydınlıklar
- döl eşi
- Etene, son, meşime