durdurulma

listen to the pronunciation of durdurulma
Türkisch - Englisch
suspension
paralysis
being stopped
(Ticaret) cessation
dur
{f} stand

The balance at the bank stands at two million yen. - Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.

Somebody is standing in front of his room. - Biri odasının önünde duruyor.

dur
(Bilgisayar) end

I stood at the end of the line. - Sıranın sonunda durdum.

Once the complaining starts, it never ends. - Bir defa şikayet etmeye başladığında asla durmaz.

dur
conk out
dur
{f} standing

Someone is standing at the gate. - Birisi kapıda duruyor.

I'm worn out, because I've been standing all day. - Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.

dur
hold on
dur
stop

Were the earth to stop revolving, what do you suppose would happen? - Dünya dönmeyi durdursa,ne olacağını tahmin edersin?

At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack. - Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.

dur
halt

The blue sports car came to a screeching halt. - Mavi spor araba durma noktasına geldi.

They were unanimous that the war should be brought to a halt. - Onlar savaşın durdurulması gerektiği konusunda aynı fikirdeydiler.

dur
hist
dur
hold it
dur
nix
dur
hold

Hold up, what do you think you're doing? - Dur bakalım, Sen ne yaptığını düşünüyorsun?

The rule holds good in this case. - Kural bu durumda geçerlidir.

dur
whoa
dur
stall

You've stalled the engine. - Sen motoru durdurdun.

Why are they stalling? - Onlar neden duruyorlar?

durdurulmak
to be stopped
durdurulmak
be stopped
Englisch - Englisch

Definition von durdurulma im Englisch Englisch wörterbuch

DUR
Durango, a state of Mexico
dur
Duration How long the spell lasts, usually expressed in turns (T)
dur
Drug utilization review (DUR) is a process which evaluates particular drugs for use by a specific member This process is conducted using specific edits-designed by the health plan and our Pharmacy and Therapeutics (P&T) committee-which are programmed into RxWEST claims processing computer Examples of DUR edits include: pregnancy, therapeutic duplication, and age precautions, dose range, drug interaction precautions, and gender compliance
dur
Drug utilization review
dur
Major; in the major mode; as, C dur, that is, C major
dur
Said of a wine which is too acidic
dur
a kingdom on the Va'andao sea, capital Baianch
dur
Drug Use/Utilization Reviews
dur
Durham 1: 43 hm Canada
dur
see- DRUG UTILIZATION REVIEW
Türkisch - Türkisch
Durdurulmak işi
durdurulmak
Durdurma işi yapılmak
Englisch - Türkisch

Definition von durdurulma im Englisch Türkisch wörterbuch

dur
(Bilgisayar) süre

Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler. - They went skiing during their date.

Yazılım şirketi ekonomik durgunluk sürecinde büyük başarısızlığa uğradı. - The software company collapsed during the recession.

durdurulma
Favoriten