durchschlag

listen to the pronunciation of durchschlag
Englisch - Türkisch

Definition von durchschlag im Englisch Türkisch wörterbuch

breakthrough
atılım

Bu gerçek bir atılım. - This is a real breakthrough.

O büyük bir atılımdı. - That was a huge breakthrough.

breakthrough
{i} buluş

Bilimsel buluşların çoğu bilinenin keşfinden başka bir şey değildir. - Most scientific breakthroughs are nothing else than the discovery of the obvious.

breakthrough
{i} ask. cepheyi yarıp geçme
breakthrough
{i} (bilimde) büyük buluş
breakthrough
(Askeri) YARMA TAARRUZU: Bir savunma mevzii veya mıntıkasına nüfuz ederek mevziin arkasına kadar geçen taarruz. Bak. "penetration"
breakthrough
{i} cepheyi yarıp geçme
breakthrough
iyileştirme
breakthrough
büyük buluş
breakthrough
bilimde büyük buluş
breakthrough
ani ve önemli gelişme/ilerleme/yenilik/buluş
breakthrough
ani atak
breakthrough
hücum
breakthrough
(düşmana yapılan) ani saldırı
copy
örnek almak
copy
kopya çekmek

Kopya çekmektense başarısız olmayı tercih ederim. - I would rather fail than copy.

breakthrough
harekat/buluş
copy
{f} (Bilgisayar) kopyalamak
copy
(fiil) kopya etmek, çoğaltmak, kopyasını çıkarmak, örnek almak, kopya çekmek, taklit etmek, kopyası çıkarılabilmek