dubiousness, doubt, contingency

listen to the pronunciation of dubiousness, doubt, contingency
Englisch - Türkisch

Definition von dubiousness, doubt, contingency im Englisch Türkisch wörterbuch

uncertainty
{i} tereddüd
uncertainty
kuşku
uncertainty
kararsızlık
uncertainty
kuşku, şüphe, tereddüt
uncertainty
belirsizlik

Her yerde belirsizlik var. - There's uncertainty everywhere.

Geçen yıl bir ekonomik belirsizlik dönemiydi. - Last year was a period of economic uncertainty.

uncertainty
kesinsizlik
uncertainty
belirsizlik,şüphe
uncertainty
{i} değişkenlik
uncertainty
{i} kesin olmama
uncertainty
(isim) belirsizlik, kararsızlık, şüphe, tereddüd, kesin olmama, değişkenlik
Englisch - Englisch
{n} uncertainty
dubiousness, doubt, contingency
Favoriten