O herkesten daha az zamanda ehliyetini aldı.
- He got his driving licence in less time than anyone.
O kadının sürücü ehliyeti yok.
- She doesn't have a driving licence.
Başarısız olmazsam, bu yıl ehliyetimi alabilirim.
- If I don't fail, then I can get my driving license this year.
Ehliyetimi kaybettim.
- I lost my driving license.