Tom Boston'da şehir merkezinde üç-yatakodalı bir apartmanda yaşıyor.
- Tom lives in a three-bedroom apartment in downtown Boston.
Tom'u bugün şehir merkezinde gördüğüme yemin edebilirdim.
- I could have sworn that I saw Tom downtown today.
Annem dün çarşıya alışverişe gitti.
- My mother went shopping downtown yesterday.
Şu sıralar hiç çarşıya çıkmıyorum.
- I never go downtown nowadays.
Şu sıralar hiç çarşıya çıkmıyorum.
- I never go downtown nowadays.
Çarşıya alışverişe gidelim.
- Let's go shopping downtown.
Şehir merkezine gitmeliyim.
- I need to go to downtown.
Tom ve Mary ayda bir kez Boston'da şehir merkezinde buluşurlar.
- Tom and Mary meet in downtown Boston once a month.
Şehir merkezindeki Boston'u seviyorum.
- I love downtown Boston.
Şehir merkezindeki şu yeni restoranı denemeliyiz.
- We should try that new restaurant downtown.
You need to go downtown four blocks.