Tom bir fast food lokantasında çalışıyor.
- Tom works in a fast food joint.
Tom'un hamburger lokantasında yarım zamanlı bir işi var.
- Tom has a part-time job at a burger joint.
Biz mağazayı birlikte çalıştırıyoruz.
- We run the store jointly.
The play was a joint production between the two companies.