O başka bir şey yapmıyor. - She doesn't do anything else.
O başka bir şey yapmıyor.
She doesn't do anything else.
Tom Mary'nin konserine gitmek için plan yapmıyor. - Tom doesn't plan to go to Mary's concert.
Tom Mary'nin konserine gitmek için plan yapmıyor.
Tom doesn't plan to go to Mary's concert.
... but he doesn't have the clean energy part. And if we are only thinking about tomorrow ...
... deal and neither should you, the American people, because the math doesn't add up. ...