doğurtma

listen to the pronunciation of doğurtma
Türkisch - Englisch

Definition von doğurtma im Türkisch Englisch wörterbuch

doğurtmak
bring a child into the world
doğurtmak
assist at childbirth
doğurtmak
deliver a child
doğur
given birth to
doğur
give birth to

Many midwives are needed in order to give birth to the future. - Birçok ebe geleceğe doğurmak için gereklidir.

Mary intends not to give birth to more than two children. - Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir.

doğur
give birth

Older women give birth later. - Daha yaşlı kadınlar daha sonra doğurur.

This is a true story. A woman was admitted to a reputed obstetrics clinic to give birth. - Bu gerçek bir hikaye. Bir kadın, doğurmak için ünlü bir kadın-doğum kliniğine yatırıldı.

doğur
gave birth to
doğurtmak
deliver from
doğurtmak
deliver
doğur
calves
doğur
calve
doğur
pup

Sami's dog gave birth to a litter of pups. - Sami'nin köpeği bir sürü yavru doğurdu.

doğur
foal
doğur
(Biyoloji) give#birth
doğurtmak
to deliver (child)
doğurtmak
to assist (a mother) at childbirth
Türkisch - Türkisch
Doğurtmak işi veya durumu
(Osmanlı Dönemi) İLAD
doğurtmak
Doğurmasını sağlamak, doğurmasına yardım etmek
doğurtma
Favoriten