doğdu

listen to the pronunciation of doğdu
Türkisch - Englisch
born

29 haziran 1979 da zonguldakta doğdu.

I was born in 1988 in York. - 1988'de York'ta doğdum.

Nagasaki, where I was born, is a beautiful port city. - Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir.

born out

Sami was born out of wedlock in Egypt. - Sami evlilik dışı olarak Mısır'da doğdu.

Tom's parents were born outside Canada. - Tom'un ebeveynleri Kanada'nın dışında doğdular.

doğ
birth date

May I have your birth date? - Doğum tarihinizi alabilir miyim?

No one can have three different birth dates. - Hiç kimsenin üç farklı doğum tarihi olamaz.

doğ
be born

A sure method to be rich is to be born rich. - Zengin olmak için kesin bir yöntem, zengin doğmuş olmaktır.

Be born, get married, and die; always bring money. - Doğmak, evlenmek ve ölmek, her zaman para getirir.

doğ
birth

Yesterday was my seventeenth birthday. - Dün onyedinci doğumgünümdü.

I got you a pen as a birthday present. - Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.

doğ
(abbr. for doğum)
doğ
on
İçime doğdu
I can feel it in my bones