Naturally he got angry.
- Doğal olarak sinirlendi.
The most important book to learn a foreign language is, naturally, a dictionary.
- Bir yabancı dili öğrenmek için en önemli kitap, doğal olarak, bir sözlüktür.
Some languages are inherently superior to others.
- Bazı diller doğal olarak diğerlerine göre üstündür.
People are inherently good.
- İnsanlar doğal olarak iyi.
She let him pay the bill as a matter of course.
- O, doğal olarak faturayı ona ödetti.
Some words are inherently funny.
- Bazı sözler doğal olarak komiktir.
Some languages are inherently superior to others.
- Bazı diller doğal olarak diğerlerine göre üstündür.