He was naturally very angry.
- O, doğal olarak çok kızmıştı.
All men naturally hate each other.
- Bütün insanlar doğal olarak birbirlerinden nefret ederler.
People are inherently good.
- İnsanlar doğal olarak iyi.
No language is inherently superior to any other.
- Doğal olarak hiç bir dil diğerinden üstün değildir.
She let him pay the bill as a matter of course.
- O, doğal olarak faturayı ona ödetti.
People are inherently good.
- İnsanlar doğal olarak iyi.
No language is inherently superior to any other.
- Doğal olarak hiçbir dil birbirine göre üstün değildir.