diyalog

listen to the pronunciation of diyalog
Türkisch - Englisch
dialog

We need to open up a dialogue. - Bir diyalog açmamız gerekiyor.

Diplomatic dialogue helped put an end to the conflict. - Diplomatik diyalog çatışmayı bitirmeye yardımcı oldu.

{i} dialogue

Diplomatic dialogue helped put an end to the conflict. - Diplomatik diyalog çatışmayı bitirmeye yardımcı oldu.

We need to open up a dialogue. - Bir diyalog açmamız gerekiyor.

script
colloquy
duologue
dialogue, dialog
interlocution
dialoguing
diyalog kurmak
to establish a dialogue
diyalog şeklindeki pastoral şiir
eclogue
dinler arası diyalog
interfaith dialogue
diyaloglar
dialogs
açık diyalog
(Hukuk) open dialogue
daimi diyalog süreci
(Hukuk) permenant process of dialogue
planlanmış diyalog
(Hukuk) structured dialogue
sesli diyalog
audible dialogue
siyasi diyalog
(Hukuk) political dialogue
Türkisch - Türkisch
Karşılıklı konuşma
Konuşmaya dayanılarak yazılmış eser
Oyun, roman, hikâye gibi eserlerde iki veya daha çok kimsenin konuşması: "Kişileri canlı, diyalogları kişilerin karakter özelliklerini yansıtacak gibi ustalıkla seçilmişti."- N. Cumalı
Oyun, roman, hikâye gibi eserlerde iki veya daha çok kimsenin konuşması
Anlaşma, uyum sağlama veya bu yolda çalışma
Englisch - Türkisch
merhaba fatih
diyalog
Favoriten