Tartışmalar uzun ve bazen acıydı.
- The discussions were long and sometimes bitter.
Ben tartışmaya katıldım.
- I took part in the discussion.
Koç'un onun saha performansını değerlendirmek için her oyuncuyla bire bir görüşmesi vardı.
- The coach had a one-on-one discussion with each player to evaluate his performance on the field.
Görüşmeye devam edeceğiz.
- We will continue the discussion.
Seninle bir şey görüşmek istiyorum.
- I'd like to discuss something with you.
İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen.
- Please make an appointment to come in and discuss this further.
Tom'un sorunlarını tartışmak için kimsesi yok.
- Tom doesn't have anyone to discuss his problems with.
Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu.
- An executive council was formed to discuss the new proposal.
Patronumla kişisel konuları konuşmaktan imtina ederim.
- I avoid discussing personal subjects with my boss.
Seninle fiyat hakkında konuşmak istiyorum.
- I would like to discuss about the price with you.
Sorunlarımdan söz etmek istemiyorum.
- I don't want to discuss my problems.
Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
- Instead, I will turn to a discussion of the two economic variables I defined a moment ago.
Ben tartışmaya katıldım.
- I participated in the discussion.
Bu politik problem sıcak tartışmalara neden oldu.
- This political problem gave rise to hot discussions.
Tartışmalar devam ediyor.
- The discussions are ongoing.
This topic is not open to discussion.
Under each heading, you will find a discussion section.
For she was giuen all to fleshly lust, / And poured forth in sensuall delight, / That all regard of shame she had discust, / And meet respect of honour put to flight .
Pistol: Discuss unto me; art thou officer? Or art thou base, common and popular?.
We tabled the discussion about the salary decrease until the next meeting.
... the discussion to the floor, because I think I have less ...
... town hall discussion on a subject we all know to be truly ...