discreet and diplomatic

listen to the pronunciation of discreet and diplomatic
Englisch - Türkisch

Definition von discreet and diplomatic im Englisch Türkisch wörterbuch

politic
akıllı

Lincoln iyi bir siyasetçi ve akıllı bir avukattı. - Lincoln was a good politician and a smart lawyer.

O çok akıllı bir avukat ve politikacıdır. - He was a very smart lawyer and politician.

politic
akla uygun
politic
akıllıca
politic
sağgörülü
politic
tedbirli
politic
{s} çıkarcı
politic
{s} siyasal

Siyasal etkinlikte bulunmak için zamanım yok. - I have no time to engage in political activity.

Feministler tüm cinsiyetlerin siyasal, sosyal ve ekonomik eşitliğine inanırlar. - Feminists believe in the political, social, and economic equality of all genders.

politic
{s} kurnaz
politic
{s} ihtiyatlı
politic
{s} politik

Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu. - The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.

Birisi o politikacıyı öldürmekle tehdit etti. - Someone made a threat to kill that politician.

politic
iyi düşünülmüş
politic
{s} akla uygun, akıllıca: I don't think that's politic. Bence o iş akıl kârı değil
politic
{s} kurnaz, becerikli
politic
zeki/akıllıca
politic
{s} siyasi

Onlar siyasi sığınma aldıktan sonra vatandaş oldu. - They became citizens after receiving political asylum.

Lincoln eski siyasi rakibini karşıladı. - Lincoln greeted his former political rival.

Englisch - Englisch
politic
discreet and diplomatic

    Silbentrennung

    dis·creet and dip·lo·ma·tic

    Türkische aussprache

    dîskrit ınd dîplımätîk

    Aussprache

    /dəˈskrēt ənd ˌdəpləˈmatək/ /dɪˈskriːt ənd ˌdɪpləˈmætɪk/
Favoriten