differently from

listen to the pronunciation of differently from
Englisch - Türkisch
den farklı olarak
-den farklı olarak
unlike
aksine

Erkek kardeşimin aksine, ben yüzemem. - Unlike my brother, I cannot swim.

Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti. - Football originally meant a game played with a ball on foot - unlike a game played on horseback, such as polo.

unlike
-den farklı
unlike
{s} birbirine benzemeyen, farklı. edat -den farklı olarak: This painting is unlike her others. Bu resim onun diğer resimlerinden farklı. His
unlike
-den farklı olarak
unlike
değişik
unlike
-e uymayan
unlike
-e benzemeyen
unlike
den farklı
unlike
farklı

Kız kardeşler oldukça farklıdır. - The sisters are quite unlike.

İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı. - The two brothers are quite unlike in their appearance.

unlike
için olağandışı olan
unlike
{s} benzemez
unlike
{s} yakışmayan
unlike
unlikenessbenzemeyiş
unlike
birbirine benzemeyen
unlike
farklı olarak
Englisch - Englisch
unlike
differently from

    Silbentrennung

    dif·fer·ent·ly from

    Türkische aussprache

    dîfrıntli fırm

    Aussprache

    /ˈdəfrəntlē fərm/ /ˈdɪfrəntliː fɜrm/
Favoriten