Tom is partly disabled.
- Tom kısmen devre dışıdır.
The thieves disabled the CCTV cameras inside the museum.
- Hırsızlar müzenin içindeki Kapalı Devre kameralarını devre dışı bıraktı.
I wish I could figure out how to disable comments on my blog.
- Keşke blogumdaki yorumları nasıl devre dışı bırakacağımı çözebilsem.
Tom disabled Mary's video surveillance system.
- Tom, Mary'nin video gözetim sistemini devre dışı bıraktı.
Mary deactivated her Facebook account.
- Mary Facebook hesabını devre dışı bıraktı.