Senin kalpsiz olduğunu sanmıyorum.
- I don't think you're heartless.
Onun öyle söylemesi onun kalpsizliği.
- It is heartless of him to say so.
Tom nasıl bu kadar katı yürekli olabilir?
- How could Tom be so heartless?
Dan katı yürekli görünmek istemiyor.
- Dan doesn't want to look heartless.