depolanırken

listen to the pronunciation of depolanırken
Türkisch - Englisch
(Bilgisayar) storing
present participle of store
depola
stock up
depola
store

I still have things stored in Tom's garage. - Hâlâ Tom'un garajında depolanmış şeylerim var.

A camel can store a large amount of fat in the hump on its back. - Develer hörgüçlerinde çok miktarda yağ depolayabilir.

depola
{f} storing

Cactuses are very good at storing water. - Kaktüsler su depolamada çok iyidir.

depolanırken
Favoriten