denkleme

listen to the pronunciation of denkleme
Türkisch - Englisch

Definition von denkleme im Türkisch Englisch wörterbuch

denkleme transformatoru
compensator
denklemek
{f} compensate
denklem
equation

It was all like a single equation with two unknowns. - İki bilinmeyenli bir denklem gibiydi hepsi.

I don't know how to prove this math equation. - Bu matematik denklemini nasıl ispatlayacağımı bilmiyorum.

denklem
(Bilgisayar) eq
denklemek
even out
denklem
equation muadele
denklem
{M} equation. ~ler sistemi/dizgesi simultaneous equations
denklem
{i} balance
denklemek
even up
denklemek
to balance, make equal
denklemek
balance
denklemek
to trim (a boat)
denklemek
to balance, to make equal
denklemek
countervail
denklemek
equate
Türkisch - Türkisch
Denklemek işi
Denklem
muadele
denklem
Bir yanında olaya giren çeşitli maddelerin formülleri, öteki yanında da tepkime sonucu oluşan yeni maddelerin formülleri bulunan eşitlik
denklem
İçinde yer alan bazı niceliklere ancak uygun bir değer verildiği zaman sağlanabilen eşitlik, muadele
denklem
İçinde yer alan bazı niceliklere ancak uygun bir değer verildiği zaman sağlanabilen eşitlik, muadele: "Bir denklemde küçük bir eksi artı yanlışı altüst eder eşitliği."- N. Cumalı
denklemek
Denk duruma getirmek
denkleme
Favoriten