Onun izin talebi reddedildi.
- Her leave request was denied.
O talepler reddedildi.
- Those requests were denied.
Onun çok verimli olduğunu inkar etmek yok.
- There is no denying that she is very efficient.
Dünyada İngilizce'nin en yaygın şekilde konuşulan dil olduğunu inkar etmek yok.
- There is no denying that English is the most widely spoken language in the world.
Açık olanı reddetmek aptalca.
- Denying the obvious is stupid.
İsteğini reddetmek zorundayım.
- I have to deny your request.
O, hikayeyi yalanlamak için acele etti.
- She hastened to deny the story.
İsteğini reddetmek zorundayım.
- I have to deny your request.
Tom bunu reddetmenin hiçbir anlamı olmadığını biliyordu.
- Tom knew there was no point in denying it.
Boşuna inkar etmeyin.
- Don't bother to deny it.
Onun olduğunu inkar etmiyorum ama bir örnek delil sayılmaz.
- I'm not denying it happened, but one example can't be called proof.
... felons? Several states, including Virginia, have historically denied restoration rights, ...
... Who was it that denied enhanced security and why? ...