dengelemesi

listen to the pronunciation of dengelemesi
Türkisch - Englisch
(Otomotiv) tire balance
dengele
stabilize
dengele
{f} balance

I balanced my checkbook while you were washing clothes. - Sen giysileri yıkarken ben çek defterini dengeledim.

Many working mothers struggle to balance their home and work lives. - Birçok çalışan anneler ev ve iş hayatlarını dengelemek için mücadele ediyor.

dengele
{f} balanced

I balanced my checkbook while you were washing clothes. - Sen giysileri yıkarken ben çek defterini dengeledim.

dengele
balancing

Tom is good at balancing things on his head. - Tom şeyleri kafasında dengelemekle iyi.

basamak dengelemesi
step compensation
dengele
offset
dengele
counterbalance
evre dengelemesi
(Bilgisayar,Teknik) phase compensation
eylemsizlik dengelemesi
(Bilgisayar,Teknik) inertia compensation
katkılama dengelemesi
doping compensation
kurgu hattı dengelemesi
line balancing
merdiven dengelemesi
turning the steps stairs
taktik Otomatik Dijital Ağ uydu dengelemesi arayüzü aracı
(Askeri) tactical Automatic Digital Network (AUTODIN) satellite compensation interface device
dengelemesi
Favoriten