deha

listen to the pronunciation of deha
Türkisch - Englisch
(isim) Geniu

Tom certainly isn't the genius he thinks he is. - Tom kesinlikle olduğunu düşündüğü deha değildir.

Everyone says that Kate is a genius and will have a successful future. - Herkes Kate'in bir deha olduğunu ve başarılı bir geleceğe sahip olacağını söylüyor.

person of genius, genius
1.genius, extraordinary intelligence
genius

Tom certainly isn't the genius he thinks he is. - Tom kesinlikle olduğunu düşündüğü deha değildir.

For all his genius, he is as unknown as ever. - Bütün dehasına rağmen, o her zaman olduğu kadar bilinmiyor.

wiz
{i} mastermind

Tom is a criminal mastermind. - Tom bir suç dehasıdır.

{i} brilliance
prodigy
wizard
giant
askeri deha
military genius
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Çok akıllılık. Zekiliğin ve anlayışlılığın son derecesi. İleri görüşlülük, geniş ve çok güzel fikir sâhibi olmak
İnsan zekâsının, insan kişiliğinin erişebileceği en yüksek kerte, dâhilik
Dâhi
BA'DEHÂ, BA'DEHÛ
(Osmanlı Dönemi) Bundan sonra. Ondan sonra
Englisch - Türkisch
dehan
deha
Favoriten