defused

listen to the pronunciation of defused
Englisch - Türkisch

Definition von defused im Englisch Türkisch wörterbuch

defuse
{f} etkisiz hale getirmek

Tom genellikle gergin durumları etkisiz hale getirmek için mizah kullanır. - Tom often uses humor to defuse tense situations.

defuse
etkisizleştirmek
defuse
dağıtmak
defuse
(patlayıcı) fitilini sökmek
defuse
etkisiz hale getir

Onlar bombayı başarılı bir biçimde etkisiz hale getirdiler. - They've defused the bomb successfully.

Tom etkisiz hale getirmeye çalıştığı bomba patladığında anında öldü. - Tom was killed instantly when the bomb he was trying to defuse exploded.

defuse
tapasini çıkar
defuse
etkisiz hale getir,tapasını çıkar
defuse
yatıştır/imha et
defuse
{f} tansiyonu düşürmek
defuse
{f} yatıştırmak

Onların tartışmasını yatıştırmak için en iyi yolun ne olduğunu düşünüyorsunuz? - What do you think is the best way to defuse their argument?

Englisch - Englisch
past of defuse
defuse
To make something less dangerous, tense, or hostile
defuse
To remove the fuse from a bomb, etc
defuse
If you defuse a dangerous or tense situation, you calm it. The organization helped defuse potentially violent situations
defuse
To disorder; to make shapeless
defuse
{f} discharge or neutralize an explosive
defuse
If someone defuses a bomb, they remove the fuse so that it cannot explode. Police have defused a bomb found in a building in London
defuse
remove the triggering device from
defused
Favoriten